| Türkçe | İngilizce | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| Genel | yeşil fasulye | green bean i. | ||
|
It's possible to eat green beans raw. Yeşil fasulyeyi çiğ yemek mümkündür. More Sentences |
||||
| Gastronomy | ||||
| Mutfak | yeşil fasulye | green beans i. | ||
| Botanic | ||||
| Botanik | yeşil fasulye | butter bean i. | ||
| Türkçe | İngilizce | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | meyve veya sebzenin iki ucundaki sert kısımlarını kesip atmak (yeşil fasulye vs) | top and tail i. |
| Idioms | ||
| Deyim | meyve veya sebzenin iki ucundaki sert kısımlarını kesip atmak (yeşil fasulye) | top and tail something [uk] f. |
| Gastronomy | ||
| Mutfak | güveçte yeşil fasulye | green bean casserole i. |
| Botanic | ||
| Botanik | lima fasulyesine benzeyen küçük, düz ve yeşil bir fasulye | civet bean i. |
| Agriculture | ||
| Tarım | düz baklamsı bir yeşil fasulye | kentucky wonder i. |
| Tarım | düz baklamsı bir yeşil fasulye | kentucky wonder bean i. |
